O Sarı ‘Öküzü’ Vermeyecektiniz!

Sevgili Dostlar!

Selamlar, merhabalar, saygılar, sevgiler...

Uzun zamandır şehir dışı bahanesiyle yazıp çizmeye ara vermiştim.

İşin aslı sessiz kalmak için bahaneler uydurmuşum yüreğimde...

Şu dijital çağımızda şehir içi-şehir dışı, ülke dışımı kaldı.

Her neredeysen yazıp-çizmek mümkün, dedik ya karın ağrısına arpa ekmeği bahane.

Yazmak istemeyince, yazılmıyormuş...

Bugünden başlamak üzere www.konyapostasi.net ve www.meydanturkiye.com.tr adreslerimizde ve sosyal mecralarda birlikte sohbet edeceğiz inşallah.

Mevlâna Diyar-ı’na dönüş yapalı, yaklaşık iki aya yakındır gözlemliyorum Konya’mızı ve Basınımızı.
Konya mahsun, Basın sakin-sessiz...

Tabir yerinde olursa; herkes yakasını kurtarma, gemisini yürütme derdinde.

Etliye-sütlüye dokunmadan yaşama telaşı!

Dokunana reklamda yok, ilanda yok...

Konya Gazeteciler Cemiyeti-Konya Basın Konseyi birleşmiş, evlilik gerçekleştirilmiş...

Gazeteler birleştirilmiş (zoraki) nur topu gibi 3 adet Basın-İlan alan yavru gazeteler doğmuş...

Herkes mutlu-bahtiyar tablosunda yer bulmuş adeta.

Pollyanna rolünü oynamak zorunda kalmışlar.

Neden derseniz?

Belediyelerden, ilanlardan, Basın-İlandan, Siyasetten, ürkeklikten dolayı...

Kimi geçim için ilan gerek düşüncesinden...

Kimi FETO yaftasından kaçma telaşından...

Kimi kibrinden-gururundan...

Her denilene sessiz kalma ilke haline dönüşmüş, zorunluluktan, baskıdan, ya da... 

Geçtiğimiz gün bir haber dalgalandı her platformda...

Konya’nın köklü kuruluşlarından olan Merhaba Gazetesi hakkında.

Konya Büyükşehir Belediyesinin sattığı ağır bakım arazisinin bir bölümü ile ilgili.

Rant için güzel bir yer, tabir yerindeyse ‘yüzük kaşı’ bir arazi.

Mal belediyeye geçince ister yapar ister yakar ister satar demek isterdim amma

Şehir hepimizin olunca öyle olmuyor işte!

Merhaba Gazetesi de böyle düşünüp haber yapıvermiş...

Konya Büyükşehir Belediyesi boş durmamış, gazetenin üyesi olduğu

Konya Gazeteciler Cemiyetinin Yönetim Kurulu toplantısına katılıp,

Güzelce bir fırça kaymış, sopayı eline almış diyenleri dinledik...

"Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır" sözünü yere düşürmeyen

Gazeteci dostlara bu sütunlardan selamlarımı iletiyorum.

Ve aklıma 4 Mart 2012 tarihi geliyor.

Ne olmuştu; Gazeteciler Cemiyeti Seçimleri yapılmıştı.

Her türlü entrikanın döndüğü bir seçim sonunda 1 (bir) oy farkla muhterem bir arkadaşımız kazanmıştı.

Basın kuruluşlarının nerdeyse yüzde yetmişinin yer aldığı ‘Değişim Grubu’ olarak:
“Bu cemiyet artık Konya Gazetecilerinin Cemiyeti değildir” diyerek Konya Basın Konseyi’ni kurmuştuk.

Sonuç!

O Sarı ‘Öküzü’ Vermeyecektiniz! Kıymetli dostlar...

‘Bekle bizi Konya’ türküsünü öğrenmenizde fayda var.
Bunlar daha iyi günleriniz...

Etlide-sütlüde katkınız olması ümidiyle kalın sağlıcakla.